Ben İngilizce Öğretmeniyim. Ve ne şanslıyım ki genç yaşıma ve düşük kıdemime rağmen Çanakkale'nin en iyi Anadolu Lisesinde çalışıyorum. Ve yine ne şanslıyım ki okulumuz kütüphanesi, Çanakkale'nin en güncel kütüphanelerinden biri. Çok okuyan biri olarak kütüphanemizde gördüğüm hemen hemen her kitabın filmi çekiliyor. Ben de önce kitapları okuyup, sonra da filmlerini izliyorum. Yine öyle bir şey oldu. Önce kitabı okudum. Sonra da filmi izledim. Bahsedeyim...
Özet
2013 yapımı "Jobs" adlı film, biyografi türünde bir gerçek hikaye. Hikayeye göre aykırı öğrenci Jobs, öğrenciliğin angaryasından sıkılıp üniversiteyi bırakır. Çünkü üniversitenin onu yavaşlattığını düşünmektedir. Çalıştığı Atari firmasında da pek sevildiği söylenemez. Ama Jobs'ın kafasında çok şey vardır. En önemlisi de insanların vazgeçemeyecekleri muhteşem cihazlar yapmaktır. Jobs önce ailesinin garajında kendine basit bir iş kurar. Kendisi gibi cihaz manyağı ve sosyopat olan bir kaç kişiyle küçük bir ekip oluşturur. Ekipte görev dağılımı bellidir: Jobs düşünür; ekip yapar; Jobs pazarlar; ekip daha çok yapar. Ve Apple işte böyle kurulur...
Künye
Filmde Jobs'ı Ashton Kutcher oynuyor. Gerisi detay tabi.
Yorum
1) Önce şunu söyleyeyim: Bu bir biyografi. Yani bunun filmini de yapsanız, kitabını da yazsanız; birbirinin uyarlaması olamaz. Bu gerçek hikayeden uyarlama.
2) Kitap bu kadar güzelken film nasıl bu kadar kötü oluyor onu anlamıyorum. Kitabın ilk 50-100 sayfasında o Jobs denen adamı mezarından çıkarıp dövmek istedim. Ama kitabın sonuna doğru mezarından çıkıp bana babalık etsin istedim. Adamın o kişilik bozukluğu o kadar iyi yansıtılıyordu yani. Filmde ise baştan sona Jobs'ı dövmek istedim. Yani gençliğinde bu denli bencil iken, yaşlılığında o denli mütevazileşmiş bir kişiyi yansıtmak bu kadar mı zordu. Olmamış.
3) Aile yapısı ve arkadaşlık hislerinin yarısı bile yansıtılamamış.
Vallahi Rahmetli biraz değişikmiş. Filmde bunu anlayabiliyorsunuz. Ama kitapta... Kitapta bunu yaşıyorsunuz. Benim tavsiyem; kitabı okumanızdır. Yine de siz bilirsiniz.
Hayata İyi Seyirler...
Özet
2013 yapımı "Jobs" adlı film, biyografi türünde bir gerçek hikaye. Hikayeye göre aykırı öğrenci Jobs, öğrenciliğin angaryasından sıkılıp üniversiteyi bırakır. Çünkü üniversitenin onu yavaşlattığını düşünmektedir. Çalıştığı Atari firmasında da pek sevildiği söylenemez. Ama Jobs'ın kafasında çok şey vardır. En önemlisi de insanların vazgeçemeyecekleri muhteşem cihazlar yapmaktır. Jobs önce ailesinin garajında kendine basit bir iş kurar. Kendisi gibi cihaz manyağı ve sosyopat olan bir kaç kişiyle küçük bir ekip oluşturur. Ekipte görev dağılımı bellidir: Jobs düşünür; ekip yapar; Jobs pazarlar; ekip daha çok yapar. Ve Apple işte böyle kurulur...
Künye
Filmde Jobs'ı Ashton Kutcher oynuyor. Gerisi detay tabi.
Yorum
1) Önce şunu söyleyeyim: Bu bir biyografi. Yani bunun filmini de yapsanız, kitabını da yazsanız; birbirinin uyarlaması olamaz. Bu gerçek hikayeden uyarlama.
2) Kitap bu kadar güzelken film nasıl bu kadar kötü oluyor onu anlamıyorum. Kitabın ilk 50-100 sayfasında o Jobs denen adamı mezarından çıkarıp dövmek istedim. Ama kitabın sonuna doğru mezarından çıkıp bana babalık etsin istedim. Adamın o kişilik bozukluğu o kadar iyi yansıtılıyordu yani. Filmde ise baştan sona Jobs'ı dövmek istedim. Yani gençliğinde bu denli bencil iken, yaşlılığında o denli mütevazileşmiş bir kişiyi yansıtmak bu kadar mı zordu. Olmamış.
3) Aile yapısı ve arkadaşlık hislerinin yarısı bile yansıtılamamış.
Vallahi Rahmetli biraz değişikmiş. Filmde bunu anlayabiliyorsunuz. Ama kitapta... Kitapta bunu yaşıyorsunuz. Benim tavsiyem; kitabı okumanızdır. Yine de siz bilirsiniz.
Hayata İyi Seyirler...