Allah'ım ya ben erdim, ya da benim film zevkim çok gelişmiş durumda. Beğendiğim fimlerin hepsi ödülden ödüle koşuyor (ya da beğeni oranları çok yüksek), beğenmediğim filmlerin hepsi de yerden yere vuruluyor.
Emin olun, Oscar'a güvenmem "Çürük Domates"e güvendiğim kadar. Ve geçen hafta en az benim kadar film tiryakisi olan bir arkadaşımın "Mutlaka izlemelisin!!!" diyerek elime tutuşturduğu "Fire With Fire" filmini bir izledim; aman ya Rabbi! O da? Bir film bu kadar mı kötü olur? Zaten Çürük Domates'te adı geçen filmlerden biri.
2012 yapımı "Fire With Fire"ın konusuna bir bakalım. Jeremy (Josh Duhamel), cesur bir itfaiyecidir. Kendisi bir akşam alışveriş yapmak için girdiği markette, market sahibi ve oğluyla birlikte arazi mafyası tarafından esir alınır. Ancak market sahibi, o silahlı adamlara direnmeye kalkınca kendisi de oğlu da öldürülür. Jeremy canını zor kurtarır. Olay polise yansır, Jeremy adamları teşhis eder ve tanık koruma programına alınır. Ancak kötü adamlar Jeremy'yi susturmak için hem Jeremy'nin, hem de sevgilisinin canına kastetmeye kalkınca Jeremy ipleri eline alır ve kötü adam avına çıkar.
Filmin bir aksiyon filmi olduğu her halinden belli. Ama 90'lardan kalma bir aksiyon gibi. Yani daha doğrusu biz aksiyon severler artık IQ'yu zorlayan karmakarışık aksiyonlara alıştığımız için (Ajan Salt gibi, Tetikçi gibi, Transporter gibi) bu tür aksiyonlar biraz yavan kalıyor.
İnanmazsınız, filmde Bruce Willis, 50 Cent falan oynuyor ama yine de olmamış yani.
İnşallah yapımcı, yönetmen, oyuncular, senaristler falan bana çok kızmazlar. Sonra oradaki mafya babasının yaptığı gibi "Önümüze çıkanaaaaaaaa bir kurşun" olmayalım da:)
Hadi Hayata İyi Seyirler...
Emin olun, Oscar'a güvenmem "Çürük Domates"e güvendiğim kadar. Ve geçen hafta en az benim kadar film tiryakisi olan bir arkadaşımın "Mutlaka izlemelisin!!!" diyerek elime tutuşturduğu "Fire With Fire" filmini bir izledim; aman ya Rabbi! O da? Bir film bu kadar mı kötü olur? Zaten Çürük Domates'te adı geçen filmlerden biri.
2012 yapımı "Fire With Fire"ın konusuna bir bakalım. Jeremy (Josh Duhamel), cesur bir itfaiyecidir. Kendisi bir akşam alışveriş yapmak için girdiği markette, market sahibi ve oğluyla birlikte arazi mafyası tarafından esir alınır. Ancak market sahibi, o silahlı adamlara direnmeye kalkınca kendisi de oğlu da öldürülür. Jeremy canını zor kurtarır. Olay polise yansır, Jeremy adamları teşhis eder ve tanık koruma programına alınır. Ancak kötü adamlar Jeremy'yi susturmak için hem Jeremy'nin, hem de sevgilisinin canına kastetmeye kalkınca Jeremy ipleri eline alır ve kötü adam avına çıkar.
Filmin bir aksiyon filmi olduğu her halinden belli. Ama 90'lardan kalma bir aksiyon gibi. Yani daha doğrusu biz aksiyon severler artık IQ'yu zorlayan karmakarışık aksiyonlara alıştığımız için (Ajan Salt gibi, Tetikçi gibi, Transporter gibi) bu tür aksiyonlar biraz yavan kalıyor.
İnanmazsınız, filmde Bruce Willis, 50 Cent falan oynuyor ama yine de olmamış yani.
İnşallah yapımcı, yönetmen, oyuncular, senaristler falan bana çok kızmazlar. Sonra oradaki mafya babasının yaptığı gibi "Önümüze çıkanaaaaaaaa bir kurşun" olmayalım da:)
Hadi Hayata İyi Seyirler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder