10 Mart 2013 Pazar

"Pi'nin Yaşamı"

Son yıllarda yapılan Hint filmleri izleyenleri hayran bırakmaları yetmiyormuş gibi bir de ödülden ödüle koşuyor. "Slumdog Millionaire", "3 Idıots", "My Name Is Khan" ve derken "Life of Pi"

Bir roman uyarlaması olan ve 2013'te pek çok Oscar kucaklayan 2012 yapımı "Pi'nin Yaşamı" na (Life of Pi'ye) bir bakalım. Hikaye, orta yaşlı Hindu bir adam olan Pi Patel'in kendi yaşam öyküsünü Kanadalı bir adama anlatmasıyla başlar. Pi, ismi yüzünden çocukken neler çektiğini, yine çocukken birden çok dine inandığını, müzik kursunda tanıştığı kıza nasıl aşık olduğunu falan anlatır. Ama asıl olay Pi ergenlik çağındayken başlar. Pi'nin babası aslen bir hayvanat bahçesi işletmecisidir. Ancak bir sebeple, hayvanları Kanada'da satmaya ve ailesini oraya taşımaya karar verir. Pi ve ailesi hayvanlarla birlikte gemiye binerler ve yola çıkarlar. İşte bu gemi yolculuğu esnasında çıkan bir fırtına, Pi'nin tüm ailesinin ölümüyle sonuçlanır. Kazadan sağ çıkan Pi için amansız bir hayatta kalma mücadelesi başlar. Zira Pi'nin karşısındaki tek zorluk bir filika içinde okyanus ortasında tek başına kalmış olması değil, aynı zamanda o filikayı vahşi bir kaplanla paylaşmak zorunda kalmış olmasıdır.

Film sinemalarda 3D olarak yayınlandı. Gerçekten de 3D izlenmesi gereken bir film olduğunu söylemek zorundayım. Zira çekimleri ve renklendirmeleri şahane. Üstelik film fantastik bir film(miş, bunu filmin sonuna doğru anlıyorsunuz). Pi'nin okyanus ortasında geçirdiği o zorlu günler boyunca aslında psikolojik bir savaş da vermiştir. Filmin asıl konusu, o kazadan sadece sağ değil, salim de kurtulmak için verdiği mücadeledir. (Filmi izlediğinizde ne kadar çok sembolizm kullanılmış olduğuna şaşıracaksınız.)
Bir arkadaşımın da söylediği gibi, filmin sonuna kadar "eh işte" diyerek izlediğim film, filmin sonunda "hmmm, fena değilmiş" dedirtti bana.

Canı gönülden tavsiye edebileceğim bir film değil ama güzel. İzleyin, kendiniz karar verin.

Hayata İyi Seyirler...

Hiç yorum yok: