Ben İngilizce Öğretmeniyim. Bizim dersler sosyal etkinliklere çok müsaittir. Kitaplarımız bile "Hayat Bilgisi" dersinin İngilizcesi gibidir. Doğal olarak resimdi, müzikti, alışverişti derken her şeyden bahsedilir bizim derslerde. E ben de sosyal bir insan olarak hemen konuyu görselleştirip derinleştiririm.
Geçen sene yine bir gün dersteyiz. 9. Sınıflarda, yani Lise 1'lerde. Konumuz sinema. Kitapta da The Matrix'in ikinici
filmi "Reloaded"dan bir sahnenin resmi var. Hani şu Neo'nun upuzun paltosu ve güneş gözlükleriyle, yüzlerce Ajan Smith'i evire çevire dövdüğü ve sonra da uçarak oradan uzaklaştığı sahne. Ben de derse başlangıç aktivitesi olarak yükledim filmi flaş belleğime; açtım akıllı tahtayı, açtım o sahneyi, "Hadi bakalım izleyin." dedim. Ben zannediyorum ki herkes -benim gibi- zaten filmi ezbere biliyor aslında da biz şöyle bir tekrar atıyoruz. Bütün sınıf demesin mi "Aaaa hocam! Bu hangi film???"
Nasıl yani? 31 kişilik sınıfta (ki Çanakkale'nin en iyi Anadolu Lisesindeki bir sınıfta) bir kişi bile; tek bir kişi bile filmi izlememiş mi yani!!!
Sonra aklıma geldi: "Siz" dedim, "Kaç doğumlusunuz???" "98 doğumluyuz" demesinler mi? NEEEE!!! Ben '99'da ÖSS'ye girdim. Sınavdan çıkınca da filme gitmiştim. Sonra da üç gün boyunca evin içinde Matrix, Matrix diye dolaşmıştım. (Tabi bunda sınavın da etkisini göz ardı edemeyiz. Aynı gün içinde hem Matrix hem ÖSS ağır gelmişti, bünyem kaldırmamıştı.)
Velhasıl kelam, yaşlandığımı o gün anladım ben.
Ve bir de şunu anladım. Yeni nesil, The Matrix'i tanımıyor. Hatta o kadar tanımıyor ki "Hocam eski filmlerin çekimleri tat vermiyor" diyecek kadar tanımıyor.
Buradan çıkarılacak ders: Ey Yapımcılar!!! Ey Yetkililer!!! Lütfen The Matrix bir daha gösterime girsin. Hem de bu sefer 3D olarak gösterilsin. Hem biz o EŞSİZ filmleri yeniden izleyebilelim hem de yeni nesille aramızdaki kuşak farkını kapatalım.
Lütfen, lütfen, lütfen...
Sanırım bu kısmı bir de İngilizce yazmam gerekecek:
Oh Dear Sir/Madam or (To whom it may concern)! Please re-stage "The Matrix: Trilogy" (of course in 3D version this time) just for us both to watch the UNIQUE movies again and to enclose the generation gap between our kids and us. PLEASE!!!
İnşallah sesimi bir duyan olur :)))
Amin diyenler peşimden gelsin...
Hayata İyi Seyirler...
işte o bahsettiğim sahne |
Nasıl yani? 31 kişilik sınıfta (ki Çanakkale'nin en iyi Anadolu Lisesindeki bir sınıfta) bir kişi bile; tek bir kişi bile filmi izlememiş mi yani!!!
Sonra aklıma geldi: "Siz" dedim, "Kaç doğumlusunuz???" "98 doğumluyuz" demesinler mi? NEEEE!!! Ben '99'da ÖSS'ye girdim. Sınavdan çıkınca da filme gitmiştim. Sonra da üç gün boyunca evin içinde Matrix, Matrix diye dolaşmıştım. (Tabi bunda sınavın da etkisini göz ardı edemeyiz. Aynı gün içinde hem Matrix hem ÖSS ağır gelmişti, bünyem kaldırmamıştı.)
Velhasıl kelam, yaşlandığımı o gün anladım ben.
Ve bir de şunu anladım. Yeni nesil, The Matrix'i tanımıyor. Hatta o kadar tanımıyor ki "Hocam eski filmlerin çekimleri tat vermiyor" diyecek kadar tanımıyor.
Buradan çıkarılacak ders: Ey Yapımcılar!!! Ey Yetkililer!!! Lütfen The Matrix bir daha gösterime girsin. Hem de bu sefer 3D olarak gösterilsin. Hem biz o EŞSİZ filmleri yeniden izleyebilelim hem de yeni nesille aramızdaki kuşak farkını kapatalım.
Lütfen, lütfen, lütfen...
Sanırım bu kısmı bir de İngilizce yazmam gerekecek:
Oh Dear Sir/Madam or (To whom it may concern)! Please re-stage "The Matrix: Trilogy" (of course in 3D version this time) just for us both to watch the UNIQUE movies again and to enclose the generation gap between our kids and us. PLEASE!!!
İnşallah sesimi bir duyan olur :)))
Amin diyenler peşimden gelsin...
Hayata İyi Seyirler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder