Ben pek yerli müzik dinlemem. Ya Türk Sanat Müziği, ya Iron Maiden. O kadar keskin çizgi yani. Ama eşim güzel olan her şeyi keşfetmeyi bilir. Yakın bir zamanda yine bir şey keşfetmiş. REDD'in bir şarkısı. "Prenses'in Uykusu"... Hani Çağan Irmak'ın filminde soundtrack olan.
Biz de şarkının hatırına filmi izledik. Hadi anlatayım...
Özet
2010 yapımı "Prensesin Uykusu" adlı film dram türünde bir yerli film. Hikayeye göre Aziz, 30 yaşlarında genç ve sempatik bir kütüphane memurudur. Aksak ayağına rağmen her zaman gülümseyen yüzü sayesinde herkesin cicisi olarak hayatını sürdürmektedir. Bir gün Aziz'in üst katına çok cici bir kız çocuğu ve onun bahtsız annesi taşınınca Aziz'in hayatı değişir. Aziz, bu küçük kızın annesinden çok hoşlanır ve onlarla yakınlık kurmaya çalışır. Ama bahtsız kadıncağızın ağzı sütten çok fena yanmıştır. O yüzden Aziz'i yanına bile yaklaştırmaz. Ta ki bir gece küçük kızın pislik babası küçük kızı dövüp komaya sokuncaya kadar... İşte o uyku, yani "prensesin uykusu"...
Künye
Başta da belirttiğim gibi filmin yönetmeni Çağan Irmak. Filmin baş rolünü ise Sevinç Erbulak ve Çağlar Çorumlu paylaşıyorlar.
Yorum
Film tipik bir Çağan Irmak filmi. Olaylar ya çocukların gözünden, ya da çocuksu yetişkinlerin gözünden anlatılıyor. Ama ne yazık ki Çağan Irmak, "Babam ve Oğlum"daki o dramatik etkiyi bir daha hiç yakalayamadı. Ne "Hayatımın filmi" dediği "Ulak" filminde; ne de bu filmde. Ne kadar ilginçlikler katmaya çalışsa da mimiklerimizi hareketlendirebilen bir film değil. Ne esprilerinde gülünüyor; ne de dramatik sahnelerinde hüzünleniliyor. Öylesine bir film işte...
Ne bileyim... Ben filmde pek bir şey bulamadım. Ama siz bir deneyin. Belki benim göremediğim birşeyler görebilirseniz. Yalnız görürseniz bana da söyleyin...
Hayata İyi Seyirler...
Biz de şarkının hatırına filmi izledik. Hadi anlatayım...
Özet
2010 yapımı "Prensesin Uykusu" adlı film dram türünde bir yerli film. Hikayeye göre Aziz, 30 yaşlarında genç ve sempatik bir kütüphane memurudur. Aksak ayağına rağmen her zaman gülümseyen yüzü sayesinde herkesin cicisi olarak hayatını sürdürmektedir. Bir gün Aziz'in üst katına çok cici bir kız çocuğu ve onun bahtsız annesi taşınınca Aziz'in hayatı değişir. Aziz, bu küçük kızın annesinden çok hoşlanır ve onlarla yakınlık kurmaya çalışır. Ama bahtsız kadıncağızın ağzı sütten çok fena yanmıştır. O yüzden Aziz'i yanına bile yaklaştırmaz. Ta ki bir gece küçük kızın pislik babası küçük kızı dövüp komaya sokuncaya kadar... İşte o uyku, yani "prensesin uykusu"...
Künye
Başta da belirttiğim gibi filmin yönetmeni Çağan Irmak. Filmin baş rolünü ise Sevinç Erbulak ve Çağlar Çorumlu paylaşıyorlar.
Yorum
Film tipik bir Çağan Irmak filmi. Olaylar ya çocukların gözünden, ya da çocuksu yetişkinlerin gözünden anlatılıyor. Ama ne yazık ki Çağan Irmak, "Babam ve Oğlum"daki o dramatik etkiyi bir daha hiç yakalayamadı. Ne "Hayatımın filmi" dediği "Ulak" filminde; ne de bu filmde. Ne kadar ilginçlikler katmaya çalışsa da mimiklerimizi hareketlendirebilen bir film değil. Ne esprilerinde gülünüyor; ne de dramatik sahnelerinde hüzünleniliyor. Öylesine bir film işte...
Ne bileyim... Ben filmde pek bir şey bulamadım. Ama siz bir deneyin. Belki benim göremediğim birşeyler görebilirseniz. Yalnız görürseniz bana da söyleyin...
Hayata İyi Seyirler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder