3D filmlere geçiş dönemindeki ilk
filmlerden biri.
2011 yapımı “Sanctum”a bir
bakalım. Josh (Rhys Wakefield), dünyanın en iyi mağaracılarından
biri olan Frank Mcguire'ın (Richard Roxburgh) oğldur. Josh'un
babasıyla arası pek iyi değildir, zira babası mağaraları
kendisinden çok sevmiştir ve ömrünü mağaralarda geçirmiştir.
Josh ve macerapesest arkadaşları bir gün muhteşem bir mağarayı
keşfedecek olan takıma katılmaya karar verirler. Takımın lideri
ise Frank olacaktır. Hazırlıklar tamamdır, coşku tavandır.
Ancak beklenmedik bir aksilik sonucu mağarayı sel basar ve 7-8
kişilik ekip mağarada mahsur kalır. Macera bir anda katliama
dönmeye başlamıştır. Çünkü ekiptekilerin tecrübesizliği,
onların hayatına mal olmaya başlamıştır. Filmin sonunu elbette
ki söylemeyeceğim. Ama bu yolculuğun tek iyi yanı baba-oğul
arasındaki gerginliğin ortadan kaldırması olacaktır.
Yaşanmış bir hikayeden yola
çıkılarak yapılmış filmin senaryosu çok güçlü değil.
Sadece baba-oğul ilişkisi üzerinden güçlendirilmeye çalışılmış,
o kadar. Oyunculukların da muhteşem olmadığını söylemek güç.
Hele filmin sonu (bazı ölüm şekilleri de buna dahil), hiç makul
değil.
İzleyin, halinize şükredin.
Hayata İyi Seyirler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder